YEDİ CİDDİ HASTALIĞA BAĞLI EPSTEİN BARR VİRÜSÜ

Yedi ciddi hastalığa bağlı Epstein Barr virüsü

(İki Epstein Barr virüs viryonunun (viral partiküller) elektron mikroskobu ile görüntüsü.)

     Cincinnati Children's Hospital Medical Center bilim adamları tarafından yürütülen çok geniş kapsamlı bir çalışma, Epstein-Barr virüsünün (EBV), bazı diğer yedi büyük hastalığın gelişimiyle ilgili riskleri artırdığını bildirdiler.

     Bu hastalıklar şunlardır:

     1. sistemik lupus eritematozus (SLE - Sistemik lupus eritamatozus (SLE) özellikle deri, eklemler, kan, böbrekler ve merkezi sinir sistemi olmak üzere vücudun farklı organlarını etkileyebilen kronik, otoimmün bir hastalıktır. "Kronik", uzun süre devam edebileceği anlamına gelir. "Otoimmün" ise, bağışıklık sisteminde, vücudu bakteri ve virüslerden korumak yerine hastanın kendi dokusuna saldırdığı bir bozukluk anlamına gelir.)

     2. multipl skleroz (MS - beyni ve omuriliği tutan özbağışıklık hastalığıdır. Kısaca MS olarak anılır.)

     3. romatoid artrit (RA - Romatoid artrit (RA) eklem iltihabının (artritin) sık görülen formudur ve eklemlerin içindeki zarda (sinoviyumda) ve/veya diğer iç organlarda iltihaba yol açar. Eklem hattı kalınlaşır ve eklemde ısı artışı, şişme ve ağrıya yol açabilir. RA yıllarca devam eder yani kronik bir hastalıktır. Vücutta değişik pek çok eklemi etkiler. Kıkırdak, kemik ve eklem yapılarına zarar verir.)

     4. juvenil idiopatik artrit (JIA - sürekli eklem iltihabı ile karakterize kronik bir hastalıktır. Eklem iltihabının tipik bulguları ise ağrı, şişme ve hareket kısıtlılığıdır. "İdiopatik" kelimesi, hastalığın nedenini bilmiyoruz anlamına gelir. Buradaki "juvenil" ise belirtilerin başlangıcının 16 yaşından önce meydana geldiği anlamını taşımaktadır.) 5. enflamatuar bağırsak hastalığı (IBD - İltihabi bağırsak hastalığı)

     6. çölyak hastalığı (Buğdayda bulunan Gliadin adlı proteini sindirme ve absorbe etmede yetersizlik. Hazmedilmemiş Gliadin ince barsağın iç çeperinde hasara neden olur.Bu durum diğer yiyeceklerden alınacak besinlerin emilmesini geciktirir veya güçleştirir)

     7. tip 1 diyabet (çocukluk yaş grubunda pankreasın beta hücrelerinin süregelen otoimmün veya otoimmun dışı nedenlerle haraplanması sonucu gelişen insülin yetersizliği ve hiperglisemi ile karakterize kronik metabolik bir hastalıktır). Birleşik olarak, bu yedi hastalık yaklaşık 8 milyon kişiyi etkilemektedir.

     Nature Genetics dergisinde 12 Nisan'da yayınlanan çalışma sonuçları. Proje üç bilim adamı tarafından yönetildi: Otoimmün Genomik ve Etiyoloji Merkezi (CAGE) Direktörü ve Cincinnati VA Tıp Merkezi'nde öğretim üyesi John Harley, CAGE ile bir immünobiyoloji uzmanı olan Doktor Kottyan, ve biyolog olan Dr. Matthew Weirauch.

     Çalışma, EBNA2 olarak adlandırılan Epstein-Barr virüsü tarafından üretilen bir proteinin, bu yedi hastalık ile ilişkili olan insan genomu boyunca birçok yere bağlandığını göstermektedir.

     Genel olarak, çalışma, viral veya bakteriyel enfeksiyonlar, kötü beslenme, kirlilik veya diğer tehlikeli riskler gibi çevresel faktörlerin insan genetik planı ile nasıl etkileşime girebileceğine ve hastalığa etki eden sonuçlara nasıl sahip olabileceğine dair yeni bir ışık tutmaktadır.

     Harley; “Şimdi, 10 yıl önce mevcut olmayan genomik yöntemleri kullanarak, genetik hastalık riskinin arttığı yerlerde virüs tarafından üretilen bileşenlerin insan DNA'sı ile etkileştiği anlaşılmaktadır.”

'Öpüşme hastalığı' ile ilgili yeni endişeler

     EBV, çarpıcı bir virüstür. ABD ve diğer gelişmiş ülkelerde, nüfusun yüzde 90'ından fazlası 20 yaşına kadar enfekte olur. Az gelişmiş ülkelerde, insanların yüzde 90'ı 2 yaşına kadar bulaşır. Virüs bulaştıktan sonra virüs tüm yaşamları boyunca insanlarda kalır.

     Haftalarca aşırı yorgunluğa neden olan mononükleoz, EBV'nin neden olduğu en yaygın hastalıktır. Mono, yıllar önce "öpme hastalığı" lakabını almıştır, çünkü virüs esas olarak tükürük ile temas yoluyla bulaşır.

     Yıllar geçtikçe, bilim adamları EBV'yi lenfatik sistemin belirli kanserlerini de içeren birkaç nadir duruma bağlamışlardır. Kariyerinin çoğunu lupusa çalışmakla görevlendiren Harley, yıllar önce lupus ve EBV arasında olası bağlantılar buldu. Bu çalışma, bağışıklık sisteminin lupusa giden virüse tepki olarak kullandığı mekanizmaları önermeyi içermektedir ve lupus'lu çocukların hemen hemen her zaman EBV ile enfekte olduğunu göstermektedir.

     Bugünkü çalışma lupus bulgularına ağırlık katarak, listeye altı tane daha iyi bilinen hastalık ekliyor.

     Harley; “Bu keşif muhtemelen bu virüsü yeniden ele alması için dünyadaki birçok bilim insanını teşvik edecek kadar temeldir.” “Sonuç olarak ve başkalarının bulgularımızı çoğaltabildiğini varsayarak, bu da tedavilere, önleme yöntemlerine ve şu anda olmayan hastalığı tahmin etme yollarına yol açabilir.” Şimdiye kadar, EBV enfeksiyonunu önleyecek hiçbir aşı mevcut değildir.

     Kottyan, 'İnsanları daha fazla çaba göstermeye teşvik etmek için gerçekten güçlü bir gerekçeyle ortaya çıktığımızı düşünüyorum' diyor. 'Bazı EBV aşıları geliştiriliyor. Bu çalışmanın onları daha hızlı ve daha fazla çaba sarf etmeleri yönünde teşvik edeceğini düşünüyorum.'

EBV bağışıklık sistemimizi nasıl ele geçirir?

     Viral ve bakteriyel enfeksiyonlar bulaştığında, bedenlerimiz, istilacılarla savaşmak için antikorları dışarıda tutmak için bağışıklık sistemlerimizdeki B hücrelerine komuta ederek yanıt verirler. Ancak, EBV enfeksiyonları ortaya çıktığında, olağandışı bir şey olur.

     EBV virüsü B hücrelerini kendileri işgal eder, onları yeniden programlar ve işlevlerini kontrol altına alır. Araştırma ekibi, virüsün bunu nasıl yaptığı hakkında, transkripsiyon faktörleri olarak adlandırılan küçük proteinleri içeren bir süreç hakkında yeni bir ipucu keşfetti.

     Vücudumuzun genomunda çalıştığı bilinen 1.600 transkripsiyon faktörü vardır. Her bir hücre, oldukları şey haline gelmek ve çevrelerine cevap vermek için bunların bir alt kümesini kullanır. Bu proteinler sürekli olarak DNA'mızın iplikçikleri boyunca hareket ederek hücrelerin beklendiği gibi çalıştığından emin olmak için spesifik genleri açar ve kapatır.

     Bununla birlikte, transkripsiyon faktörleri yaptıkları şeyi değiştirdiğinde, hücrenin normal fonksiyonları da değişebilir ve bu da hastalığa neden olabilir. Cincinnati Çocuk ekibi, EBV'den EBNA2 transkripsiyon faktörünün enfekte B hücrelerinin nasıl çalıştığını ve vücudun bu enfekte hücrelere nasıl tepki verdiğini değiştirdiğinden şüpheleniyor.

     Yeni çalışma, görünüşte ilgisiz yedi hastalık durumunun, her biri Epstein-Barr virüsünden EBNA2 proteini tarafından etkilenen yaygın bir dizi anormal transkripsiyon faktörünü paylaştığını göstermektedir. Bu EBNA2 ile ilişkili transkripsiyon faktörleri kendilerini genetik kodun bir kısmına bağladıklarında, lupus riski artmaktadır. Aynı transkripsiyon faktörleri, kodun başka bir bölümüne indiğinde, multiplskleroz riski artmaktadır.

Tedaviyi iyileştirmek için yeni potansiyellar ortaya çıkıyor

     Çalışmada listelenen yedi hastalıktan kaçının önceki EBV enfeksiyonuna kadar izlendiği belirsizliğini korumaktadır. Bu hastalıklarla daha fazla sayıda hastayı içeren daha fazla genomik analiz, güvenilir tahminler yapmak için gerekli olacaktır.

     Harley, 'Virüsün etkisinin hastalıklara göre değişme olasılığı yüksektir.' Diyor. Örneğin, 'Lupus ve MS'de, virüs bu vakaların büyük bir yüzdesini hesaba katabilir. Virüsün diğer EBNA2 ile ilişkili hastalıklarda önemli olabileceği oranına sahip değiliz.'

     Bununla birlikte, EBV enfeksiyonlarına bağlı spesifik transkripsiyon faktörlerinin tanımlanması, kürleri bulmak için çabaları hızlandırabilecek yeni çalışma hatlarını açar.

     Weirauch; bir takım bileşiklerin (bazı deneysel, bazıları diğer koşullar için ilaç olarak onaylanmış) hâlihazırda kâğıtta listelenen yüksek riskli transkripsiyon faktörlerinin bazılarını bloke edebildiği bilinmektedir. Cincinnati Çocuklarındaki ekipler, bu bileşiklerin bazılarına yönelik daha derin çalışmalara başladı.

Bulgular EBV nin çok ötesinde

     EBV ile ilgili bulgular, yedi hastalığa bağlı 60'dan fazla insan proteinini içeriyor olsa da, Cincinnati Çocukları araştırma ekibi zaten çok büyük bir adım attı. Bilinen tüm 1.600 transkripsiyon faktörü ve 200'den fazla hastalık ile ilişkili bilinen gen varyantları arasındaki bağlantıları ortaya çıkarmak için aynı analitik teknikleri uyguladılar.

     Lupus'un nedenlerini araştırmak için onlarca yıllık araştırmadan sonra Harley, bu çalışmanın kariyerinin en önemli keşfini temsil ettiğini söylüyor.

Kamuoyuna yapılacak keşiflerin arkasındaki yazılım

     Bu transkripsiyon faktörlerinin aktivitelerinin tespiti ve takibi, onlarca laboratuar ve bilişim uzmanının katıldığı uzun yıllar süren çalışmaları gerektirdi.

     Proje, genetik veri yığınlarını toplamak ve ardından virüsün aktivitesini etkileyen her genetik değişikliği analiz etmeyi gerektirdi. Bunu yapmak iki yeni algoritma oluşturmak için gereklidir.

     Cincinnati Çocukları'nda Weirauch ve meslektaşları tarafından geliştirilen yazılım RELI ve MARIO olarak adlandırıldı. Her iki yazılım aracı ve ilgili bir web sitesi kamuya açık hale getirilecektir.

     Weirauch, 'Sadece bilgisayar kodunu kullanılabilir yapmak için değil, tüm verileri ve sonuçları elde etmek için büyük çaba sarf edeceğiz.' Diyor. 'Birçok hastalık için etki yaratabilecek ilginç bir yaklaşım olduğunu düşünüyoruz, bu yüzden çeşitli hastalıklarla ilgili uzmanlarla iletişime geçiyor ve sonuçları paylaşıyor ve takip etmek için işbirliği yapmak isteyip istemediğimizi görüyoruz.”

     

     

     Çeviri: Celal DEMİRTAŞ

     Kaynak:Cincinnati Children's Hospital Medical Center

     Tarih: 16.05.2018